Hürrem | Konular | Kitaplar

Kanuni devri

Osmanlı, fethettiği yerleri asla sömürmedi. Almadı. Hep verdi. Bu yerlere yatırım yaptı. İngilizler, Vehhabilere altın vermek suretiyle İstanbul’dan Medine-i Münevvereye uzanan demir yolunun raylarını söktürdüler. İstasyonları tahrip ettirdiler.

Kaldı ki o tarihte petrol yok idi. Bazı Türk düşmanlarının Arap ülkelerini sömürdünüz şeklindeki sözleri iftiradır. O tarihte kum tepelerinden başka bir şey yoktu.

Yavuz Sultan Selim bu mübarek topraklarda iken Hakim-ül Haremeyn (Mekke ve Medine’nin hâkimi) denilmesine itiraz etmiş ve “Hizmetkârı” denilmesini istemiştir.

Erciyes Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Metin Hülagü: “Muhteşem Yüzyıl ne sanat değeri olan ne de tarihî bir vechesi bulunan bir dizi film. Osmanlı kimliğini ve kültürünü tanımayan kabul edemeyen zihniyetler her daim Osmanlı’ya hakaret ve onu her fırsatta rencide etmeyi tercih etmişlerdir... Ayrı çevrelerin insanı oldukları için Osmanlı kültürü ile bütünleşemediler. Osmanlı denince anladıkları sadece şehvet, işvet ve rüşvet oldu. Daha önce de buna benzer filmler çekildi. Mesela ‘Abdülhamid’in Düşüşü’ diye bir film vardı. Talat Paşa’nın hanımının hırsı ve aşkı üzerine kurulu bir film zaten diğer filmler de çok farklı değil...”

Maalesef film ve dizilerde Osmanlı çarpıtılıyor. Mazi düşmanlığı temeli üzerine inşa ediliyor... Çocukluğunda ve gençliğinde son derece güzel bir eğitim gören genç şehzade Süleyman, Manisa’da Sancakbeyliğinde tecrübe kazanmıştır. Yavuz Sultan Selim Han’ın vefatı üzerine tek şehzade olarak Osmanlı tahtına oturmuştur. Hayatı fetihten fetihlere, zaferden zaferlere koşmakla geçmiştir. “Kızılelma” Viyana’ya kadar uzanmıştır. Osmanlı donanması Karadeniz ve Akdeniz’i bir Osmanlı gölüne dönüştürmüş, Hint Okyanusuna kadar uzanmıştır. Fatih Sultan Mehmed Han’ın başlattığı ilim adamlarını İstanbul’da toplama, bu padişah ile zirveye çıkmıştır. Süt kardeşi gönüller sultanı Beşiktaşlı Yahya Efendi hazretlerinin ve o devrin âlim ve evliyalarının sohbetleri ile manevi makamlara ulaşmıştır.

Maddenin hakim olduğu yerde ilim irfan yoktur. Sadece peygamberler masumdur. Onların dışındakiler büyük ya da küçük hata yapabilirler. Varsayalım Kanuni Sultan Süleyman’ın bir hatası olsa bile, İslamiyette kimsenin özel hayatı araştırılmaz. Hataları varsa gizlenir, bu dinimizin emridir. Müslümanların halifesi makamındaki Sultana hakaret, temsil ettiği makamın sahibi güzeller güzeli Sevgili ve Şerefli Peygamber Efendimizi (Sallallahü aleyhi ve sellem) gücendirir. Ama bu senaryoyu yazan ve o filmde rol alanların böyle bir kaygıları yoktur.

M.Necati Özfatura - Türkiye Gazetesi